Ama bir kere bulaşmıştı kurtulamazdı artık. Bıraksa bile izleri kalırdı geriye. Asla iyi olamazdı. Öyle olduğunu düşünse bile yanılıyordu. Bunu sadece ben görebiliyordum. Kendi hayatlarımızdan sıkıldığımız zamanlarda birbirimizle konuşuyorduk. Savaşmaktan yorulduğumuz kendimizi hayatın akışına bıraktığımız anlarda beraberdik. Onunlayken yaşama ara veriyordum ya da tam tersi, bilemiyorum. Bir gün sessizce gitti. Gökyüzü yine aynıydı sadece kokusu farklıydı. Bulutlar biraz daha çirkindi, o kadar. Yepyeni bir hayata başlamıştım. Tasarladığım hayatlardan bir tanesiydi. Sevmiştim. Her şey hayalini kurduğum gibiydi, istediğim her şeyi gerçekleştiriyordum. Unutmak için savaşıyordum. Düne kadar... Öylesine ufak bir şey çıktı ki karşıma ona ait, o an eski hayatıma geri dönmüştüm. Geride bıraktığım her şey aynı tazelikte orada duruyordu. Yutkundum, gözlerimi kapadım... Anılar birer birer bilincimi ele geçirmeye başlamıştı. Bazen işte böyle yeniliyorum. Ama inan artık çok uzun sürmüyor. Sadece anlık. Biliyorum ki zamanla anılar beni değil ben anıları yenmeye başlayacağım.
İşte o vakit geldiğinde yeniden doğacağım...
İşte o vakit geldiğinde yeniden doğacağım...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder